'Başbakan niye Cumhurbaşkanı olması?'
Erkan Mumcu, anamuhalefete seslenerek, "Başbakan olan niye cumhurbaşkanı olamasın. Başbakan olurken itiraz etmediniz de cumhurbaşkanı olurken niye itiraz ediyorsunuz?"

"Buradan muhalefete daha doğrusu anamuhalefete sesleniyorum." diyen Erkan Mumcu, "Başbakan olan niye cumhurbaşkanı olamasın. Başbakan olurken itiraz etmediniz de cumhurbaşkanı olurken niye itiraz ediyorsunuz?" diye sordu.
AK Parti'nin iktidara gelirken yasaklarla mücadele sözü verdiğini belirten Erkan Mumcu, iktidarın sadece ve sadece Recep Tayyip Erdoğan'ın yasakları ile uğraştığını söyledi. Mumcu, ülkenin 10 yıldır bir kişinin yasakları ile uğraştığını ve muhalefetin de buna ortak olduğunu savundu.
Ülkenin 10 yıldır Erdoğan'ın "Aday olacak mı, yasaklanacak mı?" tartışması ile uğraştığını ifade eden Mumcu, "Başbakan olabilir mi, olamaz mı? Cumhurbaşkanı olabilir mi, olamaz mı? 10 yılda Ayşegül'ün maceraları gibi hiçbir şey kalmadı. O her şey olsun. Ama Türkiye'ye ne oldu? Türkiye'ye ne oldu?" diye sordu.
Anamuhalefet partisi CHP'ye seslenen Erkan Mumcu, "Başbakan olan niye cumhurbaşkanı olamasın. Başbakan olurken itiraz etmediniz de cumhurbaşkanı olurken niye itiraz ediyorsunuz?" dedi.
Kendisinin Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olmasını onaylamadığını ve kendisinin sadece anamuhalefetin gerekçesine katılmadığını dile getiren Mumcu, "Ben oy verecek olsaydım oy vermezdim. Çünkü hak etmiyor. Liyakati ile hak etmiyor. Birikimi ile hak etmiyor. Ülkeye, millete sadakati ile hak etmiyor. Ben kanaatimi böyle söylüyorum. Ben halkına yalan söyleyen birinin cumhurbaşkanı olmak cesaretini taşıyamayacağını söylüyorum. Ağzımdan çıkanı bir kez daha tekrar ediyorum. Sabahleyin söylediği yalanı akşam itiraf etmek zorunda olan birinin bu kadar onurlu makamlara talip olma hakkı yoktur." dedi.
Mumcu'nun sözleri iktidar sıralarından sataşmalara sebep olurken, Mumcu sözlerine aynı şiddette devam etti. Meclis'te tansiyon yükselince oturumu yöneten Meclis Başkanvekili İsmail Alptekin müdahale etmek zorunda kaldı.
Mumcu, sözlerine şu şekilde devam etti; "İhanet edenlere yazıklar olsun. Bin kere yazıklar olsun. İhanet edenlere ve zulmün görülür görülmez orduları ile işbirliği yapanlara yazıklar olsun. Milletinin emanetini milletinin düşmanlarına satanlara yazıklar olsun. Allah için kurban kesip küp için kavurma yapanlara yazıklar olsun. Yoksulların emeğini çalanlara yazıklar olsun. 'Allah, Kitap' denilerek toplanan itimadı eşe dosta yandaşa servete çevirenlere yazıklar olsun. Hırsızlara yazıklar olsun. Sahtekârlara yazıklar olsun. Yazıklar olsun. Yalancılara yazıklar olsun. Babalar gibi satanlara yazıklar olsun. Sadece kendi çocuklarının babası olanlara yazıklar olsun. Babalar gibi satanların hesabını sormayanlara da yazıklar olsun. Bugünden itibaren haftada bir yolsuzluğu bu kürsüye getirmeyen Erkan Mumcu'ya da yazıklar olsun. Tütün yolsuzluğunun hesabını sormayan Erkan Mumcu'ya da yazıklar olsun. Demiryolu yolsuzluğunun hesabını sormayan Erkan Mumcu'ya da yazıklar olsun. Tekel yolsuzluğunun hesabını sormayan Erkan Mumcu'ya da yazıklar olsun. Belediyelerde görevlendirdiğiniz adamlarla belediye ihalelerini parti genel merkezinden düzenleyip İstanbul Belediyesi'nden gönderdiğiniz adamlar, parti genel merkezinde gözümün içine bakan adamlar var. İhale işlerini düzenleyen adamlara da yazıklar olsun."
Dokunulmazlıklar konusuna değinen Erkan Mumcu, iktidarın dokunulmazlıkları kaldırma sözü verdiğini ancak yerine getirmediğini söyledi. Mumcu, "Sayın Başbakan diyor ki ben dokunulmazlıkları kaldıracağım. Bütün dokunulmazlıkları kaldırmaya söz verdim. Elinden tutan mı var? Elinizden tutan mı var? Niye kaldırmıyorsunuz? Neden korkuyorsunuz? Veremeyecek hesabınız yoksa neden korkuyorsunuz? Hadi bütün dokunulmazlıkları kaldıralım. Memurun da bakanın da amirin de paşanın da başbakanın da. Hadi kaldıralım hadi hukuk karşısında eşit olalım. Hadi gösterin cesaretinizi." şeklinde konuştu.
Zaman