banner39

Baykal'dan Erdoğan'a Heider'li tehdit

Deniz Baykal, parti kapatmaya karşı anayasal düzenlemesi durumunda bütün imkanları kullanacakları thdidinde bulundu.

Arşiv 20.03.2008, 19:26 20.03.2008, 19:27
Baykal'dan Erdoğan'a Heider'li tehdit


Kapatma davasını ısrarla savunan CHPGenel Başkanı Deniz Baykal, AK Parti'ye kapatması davası açılmasıyla ilgili yeni bir anayasal düzenlemeye gidilmesi halinde bütün imkanları kullanacakları söyledi. Baykal, Başbakan Erdoğan'a Avusturya'da seçimleri kazanan Heider'i hatırlattı.

Avusturya'da seçimleri kazanmış olan Heider'in iktidara gelmesinin bütün AB ülkelerinin ortaya koyduğu tavırla engellendiğine işaret eden Baykal, "Oy almış bir insanın başbakan olmasını engelliyorsunuz, kendisine başbakan olma şansı verilmiş ama anayasayı ihlal ettiği için hakkında yetkili mahkemece hüküm verilmiş bir insanla ilgili olarak niye hukuka saygı göstermeyeceksiniz? Böyle bir olay olmasını temenni etmiyorum. Ama böyle bir olasılık maalesef yaşanan olayların içinden çıkıyor" diye konuştu.

Baykal, Anayasa Mahkemesi'ndeki kapatma davasını etkileyecek bir anayasa değişikliği yapılması halinde hukuka inanan bir parti olarak tüm imkanları kullanacaklarını söyledi.

HUKUK ÇIĞIRINDAN ÇIKAR

Baykal, bir dava devam ederken o konuda düzenleme yapılmasının hukuku çığırından çıkaracağını savunarak, "AKP, kendi hukukunu yaratıyor, anayasayı kendi vücuduna göre dikilmiş bir elbise haline getirecek, böyle şey olur mu?" dedi.

Baykal, AK Parti'nin sergilediği telaşlı tavrın ve gösterilen tepkinin bir tedirginlikten kaynaklandığını ifade ederek, "Daha önce kapatılmış olan üç parti için söz konusu olan durumdan kat kat daha ciddi bir durumun bulunduğu anlaşılıyor. AKP, şimdi bunu kavramaya başladı ve bir telaş içine girdi" diye konuştu.

AK Parti'nin, Anayasa Mahkemesinde verilecek kararın istediği doğrultuda olmayabileceği tespitini yaptığını belirten Baykal, "Şimdi o panikle, kendileri açısından da Türkiye açısından da çok daha sakıncalı, yanlış bir arayışın içine girdiler. Bu çok sakıncalı bir ruh halidir" dedi.

Baykal, parlamentodaki sayısal çoğunluk kullanılarak sürece müdahale edilse dahi iktidarla ilgili meşruiyet tartışmasının engellenemeyeceğini ifade ederek, "Bu üslup çok kötüdür. Bu, tırmandırma, gerginliği artırma, nereden koparsa kopsun, güç bende, gelsin hesaplaşalım yaklaşımıdır. Kutuplaşmayı da artırır" ifadesini kullandı.

MHP'NİN ÖNERİSİ ŞIK DEĞİL

MHP'nin anayasa değişikliği konusunda "kişiler cezalandırılsın, partiler kapatılmasın" şeklindeki önerisiyle ilgili Baykal, şunları söyledi:

"Mesele, böyle bir düzenlemenin şu andaki tartışmalardan bağımsız olarak yapılıp yapılamayacağı konusuysa, elbette yapılabilir. Ama şu anda önümüzde yürüyen bir dava var. Bu davayı yönlendirmek üzere bir değişiklik yapılması hukuk devleti anlayışıyla bağdaşmaz. Bu, yargı, yasama ve yürütme organları arasında korumak zorunda olduğumuz mesafeyi ortadan kaldırmaya yönelik bir girişimdir. Şu anda kapatma istemiyle bir dava açılmış durumda. Bu dava açılmadan önce bu konu konuşulmuş olsaydı, elbette ele alınabilirdi. Şu aşamada, bu konu gündeme gelirse, 'özel bir olayı etkilemek üzere anayasa değişikliği yapıyoruz' demektir ve bu doğru değil, şık değil."

O GÜCÜ TAŞIYAMAZSIN

22 Temmuz seçimleri sonrasında Başbakan Erdoğan'ın kendisini arayarak cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik olarak ziyaret edeceğini söylediğini ancak bu süreçte MHP'nin farklı bir yaklaşım sergilemesi üzerine vazgeçtiğini anlatan Baykal, şöyle devam etti:

"Bizimle görüşseydi ne olurdu? Oraya cumhuriyete inanan, tereddütleri ortadan kaldıran, güven veren bir ismi cumhurbaşkanı seçecektik. Böyle olunca o rahat edecekti, farkında değil. 'Kendi arkadaşımı oraya koydum' diye güç kazandığını zannediyor. Hayır, sen taşıyamazsın o gücü. Çok para ve çok güç herkes tarafından taşınamaz. Onu taşımak öyle kolay değildir."

Baykal, "AKP'nin en yetkilileri 'dindar bir cumhurbaşkanı seçeceğiz' diye demeçler verdiler. Bunlar açık anayasa ihlalleridir. Bu ihlaller karşısında harekete geçildi" dedi.

LAİKLİK REFERANDUMU

Anayasa değişikliği konusunda referanduma kadar gidebilecek bir süreç yaşanabileceğine dikkat çekilmesi üzerine Baykal, şunları kaydetti:

"Laiklik, bir Avrupa ülkesi için böyle olmayabilir ama bizim için cumhuriyetin, ulusal bütünlüğün, demokrasinin, hukuk devletinin temelidir. Birileri çıkıp dolaylı yoldan laikliği referanduma sunup da reddettirirse, millete bir siyasi partinin laikliği ihlal etmesinin anayasal suç sayılamayacağını söylettirmeye çalışır ve bunu söylettirirse artık laiklik ihlal edildiği halde hesabı sorulamaz bir olay haline gelir."

Kaynak: AA

 

Yorumlar (0)
Günün Anketi Tümü
Türkiye İsveç'in NATO üyeliğine onay vermeli mi?