Bombalar altında Gazzeli çocukların trajedisi!
Altı çocuk babası Filistinli, beş dakika ara ile devam eden sürekli bombardımanlar sebebiyle çocuklarının hiç uyuyamadığını ve büyük bir psikolojik travma yaşadıklarını yazdı.
Arşiv
10.01.2009, 14:59 10.01.2009, 16:29

İki haftadır İsrail vahşetine sahne olan Gazze Şeridi'nde altı çocuk babası Filistinli Jawad Harb yoğun hava bombardımanları sırasında çocuklarının yaşadığı trajediyi ve günlerce uyku uyuyamadıklarını yazdı.
Jawad Harb, Reuters'in internet sitesinde yayınlanan günlüklerinde şunları yazdı:
9 Ocak 2009, saat 4.00
Saldırının 14. günü. Saat 4.00. Çocuklarım çok endişeli, yorgun ve gözlerini kapatamıyor. Her bir hava saldırısında, ev sağa ve sola gidiyor, çocuklar soğukta ısınmaya çalışan tavşanlar gibi birbirlerine sarılıyor.
İnsan kendisini yardımsız ve mağdur hissediyor. Çocuklarını koruyamamaktan daha kötü bir şey yok.
Hava bombardımanları daha şiddetli ve daha korkunç oluyor. Çok yakına geldiklerini hissediyornuz. Nereye saklansak oraya bizim arkamızdan geliyorlar gibi. Gazze'de çocukların maruz kaldıkları bu tür psikolojik travma dayanılır gibi değil.
Başlıca amacım ve görevim bir baba olarak çocuklarımı uyutmak. Son 13 gün içinde annemin çocukken bana anlattığı bütün hikayeleri bitirdim. Söylenmedik sadece "Ali Baba ve 40 Harami" kaldı. Çocuklarım onu da dinlemek istiyorlar.
"Sonra Ali Baba aşağı indi, çalılıklar arasında gizlenen kapıya gitti ve 'Açıl, Susam' dedi ve kapı açıldı" 'ya sıra geldiğinde birden altı yaşındaki oğlum gözlerini açtı ve bana "Baba, Ali Baba Gazze'de neden gözükmüyor ve 'Savaş Bitsin, savaş bitsin' diyemiyor ve böylece savaş biterdi." şeklinde konuştu.
Gece, feryat ve ağlama sesleri duyduk
8 Ocak 2009, saat 4.45
Saldırının 13. günü. Anlatabileceğimizden çok daha fazla korkunç. Sanki gök bize saldırıyor gibi hissediyoruz. Yorgunluktan ve uykusuzluktan daha kötü bir şey olamaz. Aşırı derecede uykusuz fakat uyuyamıyoruz. Gözlerimizi kapattığımızda, ölecekmişiz gibi hissediyoruz.
Saat 4.45. Altı yaşındaki oğlum daha yeni kalktı ve bana sordu: "Baba, bu gece neden çok gürültülü?" Daha önce bombardımanları uzaktan duyuyordu ve fazla ses çıkarmıyordu. Bu gece bize yakın evlerin bombalandığını bilmiyor.
Her bombardıman sonrasında yakınlarımızdan ağlayan çocuk sesleri duyuyoruz. Bizi en fazla inciten çığlık atan çocukların sesleri. İnanılmaz. Bu çığlık ve ağlamayı ilk olarak bu gece duyduk. Herkes tükenmiş bir vaziyette.
Elimden bir şey gelmiyor fakat hemen merdivenlerden aşağı iniyorum. Neredeyse bütün komşularımız evlerin önündeki ana yolda toplanmışlar. Komşulardan biri "Burası daha emin. En az azından evin enkazına gömülmeyiz." diyor.
Caddede iken bir başka bombardıman meydana geldi. İnsanlar hep birlikte ellerini kaldırdılar ve Allah'tan yardım arayarak gökyüzüne baktılar. Aynı anda sanki daha önceden anlaşmışlar gibi aynı hareketi yaptılar.
Hava saldırıları birbiri ardından geliyor. İnsanlar Allah'tan (c.c.) yardım umuduyla gökyüzüne bakıyor. Her bombardımanda çocuklar çığlık atıyor ve ağlıyor. En küçük oğlumun "Baba, bu gece neden daha fazla gürültü?" sözlerini hatırlamaya devam ediyorum.
Bir kaç saat, hayat neredeyse normal gibi
7 Ocak 2009, saat 4.30.
Çocuklarımın hepsi uyuyor. Ateşkes için bombadıman durunca üç saat önce uyumaya başladılar. Üç saattir, her taraf sessiz. Çocuklar çok huzurlu gözüküyor.
Dün gece, çocuklarımın hiç biri hiç uyumadı. Bombalar her beş dakikada bir düşüyordu. Çok korkunç bir gece idi. Savaş devam ederken uyuyamıyorsun.
Ateşkes için bombalar durur durmaz, yakınımızdaki mağazalar hemen açıldı. Komşular yiyecek almak için hemen dışarı fırladı. Koştular, çünkü ateşkesin tam üç saat devam edeceğine inanmıyorlardı. Herhangi bir zaman hava saldırının olacağından korktular. İnsanlar, yiyecek, pirinç, makarna, peynir, tuz, şeker, yumurtalar. Dükkanlarda sadece bunlar kaldı. Yiyecek şu anda çok pahalı.
Bugün, dört saat elektriğimiz var. Bu da demektir, suyumuz var. Elbiselerimizi yıkadık, pompa ile su çıkardık, çocuklar banyo yaptı. İlk kez elbise yıkarken bu kadar sevindim. Bir kaç saatliğine, hayat neredeyse normaldi.
Hava saldırıları yine başladı. Pencereden, bir kaç yüz metre ötede dumanı görebiliyorum. Sağımda siyah bir duman var. Korktum.
Bombalar altında, hissettiğinizi duymuyorsunuz. Bir deprem gibi. Evler sola ve sağa sallanıyor. Sanki evlerin altından bir yer altı dalgası geliyor gibi.
Çocuklarım uyandı. Ateşkes bitti. Şimdi yarınki ateşkesi ve tekrar bir kaç saat uyumayı umut ediyoruz. Bir diğer uzun bir gece yaşayacağız.
Kaynak: Reuters