İsrail'in, Doğu Kudüs'ten çekilme ihtimali
Filistin ve İsrail arasında yapılan gizli görüşmelerden sonra, İsrail'in Kudüs'ü yeniden paylaşabileceği iddia edildi.

Dünya Bülteni / Haber Merkezi
İsrail'in "Doğu Kudüs'teki bütün Arap mahalle ve köylerinden çekilmeye hazırlandığı" iddiası, Filistin tarafını ümitlendirirken, Yahudi politikacılar arasında bölünmeye neden oldu.
İsrailli sağ politikacılar, Jerusalem Post gazetesinin Pazar günkü haberinde "dışişleri bakanı Tzipi Livni'nin Filistinlilere Kudüs ile ilgili tavizler verdiği gizli görüşmelerin gerçekleştirildiğini" ortaya çıkarmasının hemen ardından Shas Partisi'nin, hükümeti terk etmesi çağrısında bulundular.
Aynı zamanda Ehud Olmert hükümetinin koalisyon ortağı olan ve Sephardi Yahudileri ile Doğu Yahudileri'nin temsilcisi konumundaki Shas Partisi, "Kudüs'ün kaderini müzakere eden bir hükümette bulunamayacakları ile ilgili parti sözünü tekrarlayarak ve eğer ortaya bir sorun çıkmışsa, başbakan Ehud Olmert ve Livni tarafından bilgilendirilmeyi beklediklerini" söyledi. Fakat sağdaki politikacılar, 'Shas'ın artık koalisyonda kalmağa devam etmeği açıklayamayacağını' belirtiyorlar.
Filistinli bir yetkili de "açık ve gizli görüşmeler var" açıklamasında bulunarak, "en önemli ilerleme, gizli görüşmeler, özellikle de Kudüs sorunu ile ilgili yapılan görüşmede kaydedildi. Bugün İsrail'in Kudüs'teki bütün Arap mahalle ve köylerinden çekilmeye hazırlandığını söyleyebiliriz. İsrail, Kudüs'ü yeniden paylaşmaya hazırlanıyor ve bu önemli bir gelişmedir" dedi.
Filistin Hükümeti de, Pazar günü İsrail ile Kudüs'ün görüşüldüğünü teyit etti. Filistin Hükümeti başkanı Mahmut Abbas'ın politik danışmanı Nimer Hammad, "Filistin Otoritesi, İsrail'in Kudüs'ün geleceğini görüşmeye hazır olduğunu biliyor" dedi. Eski başbakan Ahmet
Kurey de, "İsrail ile görüşmeler kolay değil. Hakkında müzakere yapılan konular da basit değil. Bunlar çok zor konular. Bunların arasında Kudüs, mülteciler, sınırlar ve Yahudi yerleşimleri var" diyerek görüş beyan etti.
Yüksek seviyedeki bir Filistinli yetkili de "tabii ki Kudüs masadaydı" ve "başkenti Kudüs olan bağımsız bir Filistin devleti ile ilgili 'nerdeyse tam bir mutabakat var' eklemesinde" bulundu.
Yapılan bu görüşmelere büyük tepki gösteren aşırılardan Dindar Ulusal Parti'nin başkanı Zevulun Orlev "gizlenen ortadadır" dedi. "Gerçek; Olmert hükümetinin, Filistinlilerle yaptığı müzakerelerle ilgili hakikatlerin ortaya çıktığıdır. Shas üyeleri artık bilmediklerini söyleyemezler. Başbakan onlara gerçeği söylemiyorsa bile, Jerusalem Post'a bunu ortaya çıkardığı için teşekkür edebilirler. Shas'ın sözünü tutacağını ve Kudüs'ü bölen hükümeti terk edeceklerini umuyorum."
Likud grup başkanı Gideon Sa'ar da "müzakereler; İsrail'in savunmasız sınırlardan çekilmesini ve Kudüs'ü bölmesini gerektirecek değiştirilemez bir harekete politik bir zemin oluşturmaya matuftur" açıklamasında bulundu.
United Torah Judaism Knesset Üyesi Avraham Ravitz, "eğer hikâye doğruysa, Kudüs'ün kaderi, bir gece hırsızlığı gibi kararlaştırılıyor. Olmert, Kudüs ile ilgili herhangi bir görüşmeyi reddederken, Livni'nin arka odalarda Ebu Ala (Kurey) ile başkentimizin durumu ile ilgili müzakere yapması mümkün değildir" diyerek müzakereleri eleştirdi.
"Başkentin öngörülen bölüşümüne karşı halk kampanyası"na da öncülük eden Kudüs belediyesindeki muhalefetin lideri Nir Barkat, Filistinlilerle görüşmeler sırasında varılan her türlü anlaşmayı açıklaması için Livni'ye çağrıda bulundu: "Filistinlilerle görüşmelere önderlik eden dışişleri bakanından, İsrail'in Filistinlilerle vardığı bütün gizli ve diğer anlaşmaları kamuoyuna açıklamasını istiyorum" dedi. Barkat "bir İsrail yetkilisinin böylesi herhangi bir anlaşma yapması Kadima'nın temel prensiplerinden mutlak bir kopuşu teşkil eder ve Anayasa'nın yani Kudüs'ün bir ihlâlidir. Böylesi herhangi bir anlaşma seçmenlerin güvenine ihanet olacaktır ve Knesset'in muktedir olma temellerini zayıflatacaktır. Filistinliler şunu anlamalıdırlar; ne İsrail hükümeti ne de başka herhangi bir kurum, kendi adına İsrail hukukunun, yönetiminin ve yasamasının uygulandığı bölgeleri terk etme sözü verme hakkına sahip değildir" diye konuşarak, görüşmelerin sonucuna şimdiden sert çıktı.