İttihat ve Terakki'den günümüze fişleme geleneği
1910 tarihli Matbuat Umum Müdürlüğü'nün raporu gazeteleri, "hükümete taraftar, bîtaraf ve hilâfgir" olarak üçe ayırması ülkemizde fişleme geneleğinin bir asırdan beridir uygulandığının belgesi

Matbuat Umum Müdürlüğü'nün 1910 tarihli raporu, en az bir asırlık fişleme geleneğimiz olduğunu ortaya koyuyor. İttihat ve Terakki'nin fişleme belgesi, gazeteleri "hükümete taraftar, bîtaraf ve hilâfgir" olarak üçe ayırıyor.
Fişleme, Türkiye'de 28 Şubat dönemiyle birlikte literatürümüzde ağırlık kazanan bir kelime.
Kimilerinin, kişileri ya da kurumları tasnif ederek hakkında yorumlar yapması şeklinde ortaya çıkan fişleme, son olarak medya organları hakkında yapılan bir çalışmayla gelmişti gündemimize. Aksiyon'un ulaştığı bir evrak, en az bir asırlık medyayı fişleme geleneğimiz olduğunu ortaya çıkardı. Söz konusu belgeler, İttihat ve Terakki'nin 1910 tarihinde o dönemin basınını fişlediğini ortaya koyuyor.
2 Şubat 1910 tarihli "Matbuat-ı Osmaniye'nin Hâl-i Hâzırı" başlıklı belge, İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin önemli isimlerinden Talat Paşa'nın Dâhiliye Nazırlığı dönemine ait.
Kaynak: Zaman