Kongrede Kur'anlı yemin

Keith Ellison'ın Amerika Birleşik Devletleri Kongresi'ne seçilen ilk Müslüman olması, haberin manşetlerden duyurulduğu İslam dünyasında büyük yankı uyandırmıştı.

Amerika'daki Müslümanlar ise bunu, dinlerinin yaşadıkları toplum tarafından kabulünün bir işareti ve İslam dininin olumsuz imajını değiştirecek bir zafer olarak gördü.

Ancak Keith Ellison'ın seçilmesinin üzerinden sadece birkaç hafta geçmişti ki, basında, özellikle de internet ortamında hararetli bir tartışma başladı.

Muhafazakar kalemler, Ellison'ın İncil değil Kur'an üzerine yemin etmesi durumunda, Amerikan medeniyetinin tehdit altına gireceğini savunmaya başladılar.

Bazıları bu türden bir yeminin, anayasaya değil, İslam hukukuna bağlılık anlamına geleceğini dile getirdi.

Bir televizyon sunucusu ise daha da ileri giderek, programına konuk ettiği Ellison'a; "Düşmanlarımız adına çalışmadığınızı bana kanıtlayın" dedi.

Keith Ellison ise Kur'an'a el basarak yemin edeceğini belirtiyor ve bunu anayasa ile teminat altına alınan dini özgürlüğünün tasdiki olarak gördüğünü vurguluyor.

20 yıl önce Katolikliği terk ederek İslam'ı seçen siyah Amerikalı Keith Ellison, seçim kampanyası süresinde inancını pek fazla ön plana çıkarmadı. Bunun yerine, tüm ulusun çıkarlarına hizmet edecek, halkçı bir demokrat portresi sergiledi.

Louis Farrakhan önderliğindeki İslam Ulusu adlı grupla bir dönem ilişkisi bulunması nedeniyle, Yahudi karşıtı olduğu suçlamalarına hedef olan Ellison, suçlamaları seçim bölgesi Minneapolis'teki Yahudi topluluğu ile temas kurarak yanıtladı.

Amerika Birleşik Devletleri için yeni bir şey olsa da, Yeni Zelanda'dan İngiltere'ye birçok ülkede, Kur'an üzerine yemin etmeyi tercih eden siyasetçiler oldu.

Örneğin İngiltere'de, Lordlar Kamarası üyesi Lord Ahmed yemin ederken, elinde bir Kur'an vardı.