Özok: Kapatma davasında eksik yok
AK Parti'yi kapatma davası iddianamesinin hukuki yönden hiçbir eksiğinin bulunmadığı öne sürüldü.

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok, AK Parti'yi kapatma davası iddianamesinin hukuki yönden hiçbir eksiğinin bulunmadığını söyledi.
Özok, Bahçeşehir Üniversitesi'nden Prof. Dr. Süheyl Batum ile birlikte Abant İzzet Baysal Üniversitesi'nde "Anayasal Haklar ve Güncel Tartışmalar" konulu konferansa katıldı.
Barolar Başkanı Özok, davanın anayasaya, siyasi partiler yasasına, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin verdiği Refah davasına uygun açıldığını belirterek, "Hukuki yönden hiçbir eksiği olmayan bir davadır." dedi. AK Parti'nin DPT'nin kapatma davasına tepki göstermemesini eleştiren Özok, şunları söyledi: "11. ayda DPT hakkında kapatma davası açılmıştı. İktidar o zaman 'dava yargıya intikal etti.' demişti. Kendileri hakkında açıldığında gösterilen eylem ve davranışları gördünüz."
Özok, dünyanın birçok ülkesinde parti kapatmanın olduğunu belirterek, İtalya, Fransa gibi ülkeleri örnek gösterdi. Özdemir Özok, demokrasilerde demokrasiyi yok etmeye çalışan, ülkenin anayasal düzenini tehdit eden partilerin kapatılacağını ifade etti. Özok, demokrasinin kendisini korumak zorunda olduğunun altını çizdi. Özok, partilerin kapatılmasının 2008 Türkiye'sine yakışmadığına vurgu yaparak, "Keşke, keşke Ak Parti hakkında kapatılma davası açılmasaydı" diye konuştu. Gelecek günlerde de parti kapatmaların olacağına dikkat çeken Özok, bunun önüne geçilmesi için herkesin üzerinde anlaştığı bir anayasal düzenin olması gerektiğini kaydetti.
Barolar Birliği Başkanı Özok, "Hiç kimsenin dini tercihi kimse tarafından eleştirilemez." dedikten sonra, şöyle devam etti: "Ama aydınlık, uygar bir devlet yapısı özlüyorsanız, o zaman laikliğin bütün kurallarına uymalısınız. Sulandırılmış bir laik devleti tanımı yapacaksanız, o zaman kamusal alanda din eğemen olur. Böyle bir laiklik çağdaş laiklik olamaz. O zaman cumhuriyet savcıları görevini yapar."
Bahçeşehir Üniversitesi'nden Prof. Dr. Süheyl Batum da, yeni yapılacak anayasanın demokratik olup olmadığını tartışmak için ilk önce demokrasi tanımının yapılması gerektiğini ifade etti. Bugün bilerek, isteyerek ya da cehaletten demokrasi kavramının içinden çıkılmaz bir hal aldığını belirten Prof. Dr. Batum, şunları kaydetti: "Kimileri demokrasi demek bir iktidarın seçimle iş başına gelmesi diyor. Hele hele 45-50 aldıysa keyfinden geçilmez. Artık demokrasi demek o iktidarın söylediği demek. Demokrasi bu değildir."
Kaynak: Ajanslar