Almanya'daki Türk STK'ları: AP seçimlerine katılın
Almakyadaki türk STK'lar Avrupa Parlamentosu Seçimleri'nde, oy kullanmanın özellikle Müslümanlar açısından büyük önem taşıdığı belirterek, oy kullanmaya çağırıyor

Dünya Bülteni/ Haber Merkezi
Avrupa Birliği üyesi 28 ülkede Avrupa Parlamentosu Seçimleri bugün başladı. Sekizinci kez Avrupa düzeyinde temsilcilerin belirleneceği bu seçimler, her bir ülkede çeşitli tarihlerde önümüzdeki pazar gününe kadar sürecek. Avrupa Milli Görüş Teşkilatı eski genel sekreteri Mustafa Yeneroğlu, Müslümanların bu seçimlerde mutlaka oy vermesini gerektiğini belirterek, bunun büyük önem taşıdığını söyledi.
Yeneroğlu, açıklamasında, bu seçimlerde aşırı sağcı ve popülist partilerin oy oranlarını arttırmaları neticesinde bu partilerin Avrupa Parlamentosu'na girme ihtimallerinin yüksek olmasının engellenmesi gerektiğini söyledi.
Bu seçimler sonucunda, ilk kez Avrupa Birliği Komisyonu Başkanlığı seçimlerinde, Avrupa Parlamentosu Seçimleri sonuçlarının da dikkate alınacağının altını çizen Yeneroğlu, şunları söyledi: "Özellikle aşırı sağcı ya da Avrupa düşmanı partilerin, bulundukları ülkelerin en son seçimlerinde aldıkları yüksek oylar, hatta birçok partinin iktidarın bir parçası olması bu ihtimalin güçlü olduğunu gösteriyor.
Avrupa toplumlarında ekonomik refahın korunamayacağına dair yaygın endişeler var. Öte yandan çok kültürlülüğü reddeden ve seçim kampanyalarını bile çoğunluk toplumu dışında kalan her türlü unsura karşı korku ve nefret üretmek üzerinden planlayan aşırı sağcı ya da sağ popülist partilerin Avrupa’nın yasama organında söz sahibi olmalarının özellikle azınlıklar üzerinde olumlu etkilerinin olmayacağını söylemek hayalcilik olmaz."
BRÜKSEL'DEN ÇIKAR KARARLAR HAYATIMIZI DOĞRUDAN ETKİLİYOR
Yeneroğlu, Avrupa Parlamentosu'ndan çıkan kararların, herkesin Avrupa'da yaşayan herkesin hayatını doğrudan etkilediğini de bilirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Avrupa Parlamentosu, sadece beş senede bir düzenlenen seçimler aracılığıyla değil, başka yöntemlerle de Avrupa vatandaşlarının katılımını mümkün kılan araçlara sahip. Haklarının zedelendiğini düşünen herkes, parlamentoya müracaat edebilir ya da “Vatandaş İnisiyatifi” (European Citizens’ Initiative) başlatarak somut bir yasal düzenlemeyi parlamentoya kadar getirebilir; böylece en az 7 ülkeden, belirlenen sayıda imza toplayıp komisyona sunan inisiyatif, parlamentonun yeni bir yasa yapmasını gerçekleştirebilir. Bunun için en az 7 ülkede teşkilatlanabilme ve belirli sayıda kişiyi, önerilen yasanın gerekliliği hakkında ikna etmek yeterlidir.
Katılım imkânları bu kadar kolaylaştırılmışken, Müslümanların da ülke düzeyinde gerçekleştirdikleri siyasal katılımı bir adım daha ilerletip, ulusaşırı siyasi karar mekanizmalarına da dahil olmalarının önemi büyük. Zira Avrupa Parlamentosu Seçimleri, Avrupa’da yaşayan ve başörtüsü, paralel toplum, aşırılık, Türkiye’nin AB üyeliği, ulusal göçmen sorunları ve uyum gibi konularda sıkça tematize edilen bizler için büyük bir fırsat. Avrupa Parlamentosunda verilen soru önergelerinde ya da hazırlanan raporlarda sıkça tematize edilen Müslümanlar, ancak katılım seviyelerini arttırarak “tartışılan” değil, “tartışan” konumuna yükselebilirler.
Müslümanların parlamentoda temsil edilen 500 milyonluk nüfusun yaklaşık yüzde 6’sını teşkil etmelerine ve 1,756 milyar Euro tutarındaki Avrupa Parlamentosu bütçesine vergileriyle katkı sağlamalarına rağmen Avrupa siyasetinin yasama sürecinde söz sahibi olmamaları düşünülemez. Zira bu büyük siyasi arenanın kararlarından etkilenen ve bu yapıyı finanse eden herkesin, bu yapıda nelerin, ne şekilde düzenleneceği kararına dâhil olması en önde gelen gereklilikler arasındadır. "