Avam Kamarası'nda Keşmir sorunu masaya yatırılacak

Hindistan Hükümeti 4 Şubat tarihinde İngiliz parlamentosunda yapılacak bir Keşmir dayanışma toplantısı bilgisi üzerine açıklamada bulundu. İngiltere parlamentosu Avam Kamarası, İngiliz Parlamenterler Meclisinin Tüm Partiler Parlamentosu Keşmir Grubu'nun (APPKG) 4 Şubat'ta Cammu ve Keşmir'in her iki kesimindeki insan hakları durumu hakkındaki soruşturma raporunu tartışacak.

İngiliz Milletvekili Chris Leslie'nin başkanlığındaki Grup, 1990 yılında Silahlı Kuvvetler Cammu ve Keşmir Özel Güç Yasası'nın yürürlükten kaldırılmasını tavsiye etti, böylece sivil yargı sisteminde silahlı kuvvetlerin ve güvenlik personelinin kovuşturulması ve kullanımın derhal yasaklanmasını sağladı.

Hindistan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Raveesh Kumar 31 Ocak Perşembe günü düzenlediği basın brifingi sırasında Delhi'nin Hindistan'daki insan hakları ihlalleri konusunda House of Commons (Avam Kamarası)' da yapılması planlanan konferans hakkında açıklamalarda bulundu. Kumar, "Yapılacak konferanstaki itirazlarımızı anlayacaklarını ve uygun önlemleri alacaklarını umuyoruz." dedi. İngiltere’yi “dost ülke ve stratejik ortak” olarak nitelendiren Kumar, İngiltere'nin Delhi’nin kaygılarını gidereceğini ümit ettiğini ve “beklendiğini” söyledi.

Ancak İngiltere, Yeni Delhi’deki İngiliz Yüksek Komisyonu (BHC) sözcüsü aracılığı ile "İngiltere Parlamentosu Üyelerinin hükümetten bağımsız olduğunu; bireysel üyelerin kiminle görüşeceğine karar vereceğini" bildirdi. Dışişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan bir basın açıklamasına göre, 4 Şubat (bugün) Londra'da düzenlenen toplantıda, Hindistan'ın işgal ettiği Cammu ve Keşmir anlaşmazlığının ve Hindistan'ın Keşmir halkına yönelik ağır insan hakları ihlallerin anlatıldığı bir konferansı izleyecek. Açıklamada "Geniş çapta kınanıyorlar ve derhal durdurulmaları gerekiyor ” denildi.

Toplantıya hem İşçi hem de Muhafazakar partilerin milletvekilleri katılacak. Etkinliğe Pakistan eski Dışişleri Bakanı Şah Mahmud Hüseyin Kureyşi'nin de katılması bekleniyor. Yeni Delhi’deki BHC sözcüsü, “Kureyşi’nin bazı özel etkinliklere katılmak için Londra’ya gittiğini, bu ziyaret sırasında İngiltere Hükümeti ile toplantı planlarının olmadığını” bildiğini söyledi. Sözcü, "İngiltere'nin uzun zamandır devam eden konumu, Keşmir halkının isteklerini dikkate alarak Keşmir'deki duruma kalıcı bir siyasi çözüm bulma yolunda olmasıdır." dedi.

Mirwaiz davet edildi ama gidemeyecek

Kureyşi'nin bağımsızlık yanlısı Tüm Partiler Hürriyet Konferansı lideri Ömer Faruk Mirwaiz'i Londra'daki toplantıya davet ettiği bildirildi. Mirwaiz'in Hindistan tarafından pasaportuna el koyulduğu için toplantıya gitmek istediği ancak gidemeyeceği açıklandı.

Kureyşi'nin Mirwaiz'in ardından özgürlük yanlısı Hürriyet Konferansı Başkanı Syed Ali Geelani ile bir telefon görüşmesi yaptığı açıklandı.

İngiliz parlamenterin Keşmir savunması

Cammu ve Keşmir Hükümeti'nin “cezaevlerini uluslararası teftişe açması gerekir” diyen İngiliz parlamenter Chris Leslie, "Hindistan ve Pakistan hükümeti vize düzenlemeli sivil seyahat kontrolüne devam etmek ve ayrılan aileleri yeniden birleştirmek için çalışmaları gerekiyor” dedi.

Leslie konuşmasında, “Hindistan hükümeti tarafından Jammu ve Keşmir'deki (J&K) korkunç ihlaller, milyonlarca Keşmirlinin günlük hayatını etkiliyor. Sorumlu olanların cezasız kalmasını sağlayan yasal korumayla sistematik hale getirilen aşırı devlet şiddeti rutindir hale gelmiştir; konunun ciddiyeti bağımsız araştırmacılar tarafından belgelenmiştir ve APPKG'ye yapılan güvenilir sunumların genişliği ve detayı ile ortaya çıkmaktadır"

Burhan Wani

Ayrıca, “İki acil bağlam noktası bu sorguyu gölgede bıraktı. Bunlardan ilki, Temmuz 2016'da 22 yaşındaki Burhan Wani'nin öldürülmesiyle harekete geçen ve devam eden şiddet döngüsü. Şimdi devam eden olaylar dizisinde, protestoları orantısız ve kanlı bastırma taktiği, daha fazla insanı protestoya teşvik ediyor ve daha önce siyasi olaylara kayıtsız Keşmiriler ortaya çıkan huzursuzluk ortamında daha fazla politize oluyorlar. 1972'de imzalanan Simla Anlaşmasının öngördüğü “dayanıklı barışın kurulması” bugün olduğundan çok daha zorunlu olabilir. ”dedi.

“Haziran 2018'de BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'nin (OHCHR) Keşmir'deki son gelişmelerle ilgili kapsamlı raporunda, son iki yılda Hindistan idaresindeki J & K’daki yaygın ihlallerin kapsamlı bir analizini ve Pakistan idaresindeki Azad Keşmir ve Gilgit-Baltistan’daki insan hakları açısından yönetimsel başarısızlıklar açıkça belirtiliyor." dedi.

Bugünkü toplantı öncesi dün Hindistan Başbakanı Narendra Modi Cammu Keşmşr'e bir ziyaret gerçekleştirdi.

Keşmir sorunu

İngiltere 1947 yılında Hindistan'dan çekilirken, prenslik şeklinde yönetilen Keşmir'i Hindistan ya da Pakistan ile birleşme konusunda serbest bıraktı. Nüfusunun yüzde 90'ı Müslüman olan Keşmir halkı, 1947'de Pakistan'a katılmaktan yana tavır alsa da dönemin prensi, Hindistan'la birleşmeye karar verdi. Karara Müslüman Keşmir halkı karşı çıktı. Pakistan ve Hindistan'ın bölgeye asker göndermesiyle taraflar 1947'de ilk kez savaştı. İki ülke arasında yine aynı nedenle 1965 ve 1999'da savaş çıktı.

Keşmir'in yüzde 45'i Hindistan'ın, yüzde 35'i Pakistan'ın kontrolünde. Bölgenin yüzde 20'sine ise Çin hakim. Hindistan ele geçirdiği bölgeleri "Cammu Keşmir" eyaleti adı altında kendine bağladı. Cammu Keşmir, halen Hindistan'da Müslüman nüfusun çoğunlukta bulunduğu tek eyalet durumunda. Pakistan ise kendi kontrolü altındaki Keşmir'e "Azad Keşmir (Bağımsız Keşmir)" ve "Gilgit Baltistan" olarak 2 özerk bölge statüsü verdi.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), 1948'den itibaren aldığı kararlarla Keşmir'in askerden arındırılmasını ve geleceğinin halkoyuyla belirlenmesini öngördü. Hindistan halk oylamasına sıcak bakmazken, Pakistan BM Güvenlik Konseyi kararlarının uygulanmasını istiyor.

Kaynak: www.dunyabulteni.net