Barzani'ye davet

Türkiye’nin ‘yeni dış politikası’ diye başlayan her yazıya aşağı yukarı şöyle tepkiler geliyor: ‘Tamam, niyetler iyi, güzel. Ama sonuç alınıyor mu?’

Bu soru ya da tepkilerin kuşkusuz haklı boyutları var. Çünkü yakın tarihimiz iyi başlayıp kötü biten dış politika hamleleriyle dolu. Ancak kabul edelim ki bugün gelinen tablo hayli farklı.

Ankara’da son 24 saatte olup bitene bakmak bile sonuç alınıp alınamadığının göstergesi sayılabilir.

***

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, dün Ankara’da çok önemli bir açıklama yaptı. Daha doğrusu, Türkiye’nin Irak politikasıyla ilgili önemli ipuçları verdi.

Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, önceki gün Erbil’de bazı temaslarda bulundu ve Mesut Barzani ile görüştü.

Bakan Davutoğlu, bu ziyareti şöyle özetledi. ‘Türkiye’nin Irak’ta devam eden son derece tutarlı bir dış politikası var. Irak’ta hangi etnik ve mezhebi kökenden olursa olsun bütün gruplarla yakın ilişki içinde olmak ve bütün bu gruplara Irak’ın geleceğini inşa etmek bağlamında, aynı güçlü mesajı vermek noktasında Türkiye’nin yoğun temasları bulunmaktadır.’  Ayrıca Müsteşar’ın Barzani’ye kendi görüşlerini ifade eden bir mektup götürdüğünü söyledi.

Peki Erbil’e verilen mesajın içinde neler var ve yakın gelecekte bizi ne bekliyor? Yine Davutoğlu’nun açıklamalarından dinleyelim:

‘Bu görüşmeleri bundan sonra da daha yakın bir istişare içinde sürdürme kararlılığındayız. Geçen yıl 30 Ekimde Erbil’e bir ziyaretim olmuştu. Zaten orada da ben kendisini uygun bir vakitte Türkiye’ye beklediğimizi ifade etmiştim. Bu yeni bir gelişme değil. Bu konuda da uygun bir vakitte kendileri Türkiye’yi ziyaret edecekler. İstişareler bağlamında da biz buna önem veriyoruz. Çünkü bütün grupların birlikte Irak’ı hızlı bir şekilde inşa etmesini istiyoruz.’

***

Yakından takip edenler açısından bu hamle sürpriz değil.

Öncelikle Ankara, Irak seçimlerini büyük bir dikkatle ve yakından izliyor. Dolayısıyla seçim sonrasında Barzani’ye davet mesajı yollanması öncelikle bu çerçevede anlamlı. Kürtler, Irak denkleminde hemen tüm hükümet senaryosunda belirleyici bir role sahip.

Türkiye yakın bir zamanda çok kritik bir adım atarak Erbil’de konsolosluk açtı. Ardından Barzani ailesinin yeni siyasi aktörü Neçirvan Ankara’ya geldi. Onun katıldığı bir toplantıda söylediği şu sözleri not edelim: ‘Türkiye’de böyle bir toplantıya katıldığım için ne kadar mutlu olduğumu kelimelerle ifade edemem.’

***

Türkiye ile Irak Kürtleri arasındaki bu bahar havası kolay oluşmadı. Yukarıda Davutoğlu’nun ifade ettiği diyalog süreci, yıllar süren titiz ve hassas bir çalışmanın ardından ‘devlet aklı’yla yürütülmeye başlandı. 2006’nın son Milli Güvenlik Kurulu toplantısı itibarıyla bu süreç hız kazandı.

Bu arada Mesut Barzani’nin en son 2004 yılının Ocak ayında Türkiye’ye geldiğini de hatırlarsak, bu ziyaret daha anlamlı hale gelir.

Geriye bir tek, ama belki de en hassas konu kalıyor. Yeniden can yakmaya başlayan terörle ilgili sonuç alıcı adımlar atmak.

Irak seçimlerinde işler neden karıştı? Ankara, hangi hükümet senaryosuna destek veriyor? Ayad Allavi’nin kritik ziyaretinde neler konuşuldu?

Bunları da yarına bırakalım. Çünkü çok önemli gelişmeler yaşanıyor.

Kaynak: Star