Yeniden diriliştir kurban

“Kurban, yakınlaşmadır Allah'a;

Kurban, ünsiyet kurmaktır kurbanlıkla;

Kurban, nefsini bıçağa tutmaktır,

Yün gibi yumuşamaktır, Kurban.

Kurban, İbrahimî sadakat; İsmailî teslimiyettir,

Kurban, Muhammedî muhabbettir.

Kurban, yeniden diriliştir;

Kurban, bir kulluk ödevidir;

Kurban, “kurbanım!” diyebilmektir.

Ölüme ve dirime ayarlı bir törendir, kurban.

Kurban, bir binektir, cennete kanatlanan...”

Kurban Bir Diriliştir

Kurban farkındalık kazandırır: Bir Müslüman her yıl kurban keserek Allah’ın emrini yerine getirir. Bu, kişinin Yaradan'a olan itaat ve bağlılığını geliştirir. Müslüman gündelik hayatında farkındalığını kaybedip tekdüze bir hayatın içine sürüklenebilir. İbadetler ise kişinin yeniden toparlanmasını ve bulunduğu pozisyonun farkına varmasını sağlar. Kurban bir diriliştir ve bu vesile ile kişi hayatını yeniden gözden geçirir.

Sosyal dayanışma: Kurban vesilesi ile et bulmakta zorluk çeken yoksullara ikram edilir ve bu insanların ihtiyaçları karşılanır.

Akraba ziyaretleri: Kurban bayramında büyükler ziyaret edilir, akrabalar bir araya gelir ve hasbihalleşme fırsatı bulurlar. Bu, insanların yeniden enerji toplamalarına yardımcı olur.

Müslüman, hayatının merkezine adalet ve merhameti koyan ve bu minval üzere yaşayan kişidir. Çünkü onun iman ve teslimiyeti bunu gerekli kılar.

Haçlılar Kudüs’e girdiklerinden binlerce Müslümanı katletmiş ve burada maddi manevi büyük tahribat yapmışlardı. Selahaddin Eyyübî Kudüs'ü fethettiğinde ise şöyle seslenmişti: “Ya şehri terk edin ya da kalın. Kimseye dokunulmayacak, canınız malınız emniyette olacak!”

Hazreti Ebu Bekir, orduyu sefere gönderdiğinde onlara “ağaçları kesmeyin, ekinleri yakmayın, hayvanları öldürmeyin” diye tavsiyede bulunmuştur.

Devlet-i Âli'de Kurban Merasimi

Osmanlı’da Orhan Gazi’den itibaren başlayan saray önünde kurban kesme geleneği Sultan 5. Mehmed Reşad’a kadar devam etmiş.

Fatih Sultan Mehmed'in Kanunnâme-i Âli Osman’da kurbanla ilgili bir bölüm var. Suriçi’ne kurban zamanı hariç canlı hayvan sokmak yasaktı. Kurbanlık pazarları Beyazıt Meydanı'nda kurulurmuş. Fatih Sultan Mehmed, kesimhaneleri Yedikule semtinde kurdururmuş.

Kurban merasimi, bayramlardan bir gün önce Saray’ın ‘Alay Meydanı’ adı verilen ikinci avlusunda gerçekleşirmiş. Mehterhane çalar, Şeyhülislam’ın “Allah’ın rahmeti, hükümdarın üzerine olsun!” duasıyla da bayramlaşma resmen başlarmış.