Tuncer Kılınç, suçlamaları reddetti

Dünya Bülteni / Haber Merkezi

İkinci ''Ergenekon'' davasının tutuksuz sanıklarından eski MGK Genel Sekreteri emekli Orgeneral Tuncer Kılınç, ''İhbar içinde sıralanan darbe planlarının (Sarıkız, Ayışığı) isimlerini de medyadan duymuşluğum dışında hiçbir bilgim yoktur'' dedi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada savunmasını yapan Kılınç, kendisiyle ilgili arama ve el koyma kararındaki suçlamaları anlatarak, ''Şahsımla ilgili arama ve el koyma kararında ne geçmişimle, ne kariyerimle, ne kamuoyuna mal olmuş kişiliğimle irtibatlandırılması asla uygun düşmeyen son derece onur kırıcı fiiller sıralanmıştır'' ifadesini kullandı.

''Somut herhangi bir delilden yoksun olduğu kadar, insaf, vicdan ve adalet duygusundan da yoksun bu yakıştırmaların tamamını reddediyorum'' diyen Kılınç, elde somut bir delil olmadan suçlanmasının peşin hüküm olduğunu söyledi.

Dosyanın şüphelisi olduğu varsayılan birkaç şahısla yaptığı telefon görüşmelerinin delil kabul edilerek peşinen suçlandığını belirten Kılınç, 2001-2003 yılları arasında MGK Genel Sekreterliği görevini yürüttüğünü anlattı.

Kılınç, MGK Genel Sekreterliğinde devletin istihbarat sağlayan birimleri olan Genelkurmay Başkanlığı, MİT, Jandarma Genel Komutanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğünün oluşturduğu aylık istihbarat raporlarının koordine edildiğini ifade ederek, ''24 kez bizzat başkanlığını yaptığım koordinasyon toplantılarında bu örgüt isiminden ve faaliyetlerinden söz edilmemektedir'' diye konuştu.

İDDİALAR

Kılınç, ''Gizli tanık 17''inin beyanlarında geçen ''Kuvayi Milliye Derneği Başkanını ziyaret ettiği ve bu ziyarette bir akaryakıt ihalesiyle ilgili, bu derneğin yararlanmasına yardımcı olacağı'' iddiasına değindi.

Bu derneğin ne merkezini bildiğini, ne de başkanını tanıdığını, ne de böyle bir görüşmenin söz konusu olduğunu dile getiren Kılınç, ''Gizli tanık, 1. Ordu'nun gerçekleştireceği bir akaryakıt ihalesinden Kuvayi Milliye Derneğinin de yararlanacağı konusundan bahsediyor. Bu ifade bir uydurmadır. Zira orduların ya da herhangi bir birliğin akaryakıt ihalesi söz konusu olamaz'' şeklinde konuştu.

Savunmasında gözaltına alınmasına da değinen sanık Kılıç, 4 gününün gasp edildiğini ve onurunun zedelendiğini, ''Ergenekon'' kapsamındaki üçüncü iddianamede yer almasının nedenini de anlamadığını kaydetti.

Kılınç, tutuklu sanıklardan Hasan Atilla Uğur hakkındaki ''2003 ve 2004 Sarıkız ve Ayışığı Darbe Planlarında kilit rol oynuyordu. Jandarma Genel Komutanlığında dinlemeden sorumlu komutandır. MGK Genel Sekreteri Tuncer Kılıç, Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur ve Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman arasında ortak irtibatı sağlıyordu'' şeklindeki ihbarda adının geçtiğini hatırlattı.

Kılınç, ''Hasan Atilla Uğur'u tanımıyorum. Şayet Şener Eruygur ve Aytaç Yalman ile bir konuda konuşmam gerekirse kendileriyle öğrencilik yıllarımdan bu yana olan meslektaşlığım nedeniyle bir aracı kullanmam bahis konusu olamaz. Onlar için de durum aynıdır. İhbar içinde sıralanan darbe planlarının isimlerini de medyadan duymuşluğum dışında hiçbir bilgim yoktur'' şeklinde konuştu.

'CUMHURİYET ÇALIŞMA GRUBUNU BİLMİYRUM'

Dava sanıklarından Mustafa Balbay'a ait olduğu belirtilen günlüğün bazı bölümlerinde kendi adının da geçtiğini belirten Kılınç, ''Güncel olaylar hakkındaki görüşlerimi almaya yönelik herhangi bir gazeteci ile yapılan bu tür görüşmeler MGK Genel Sekreterliğinin doğası kapsamındadır. Bu görüşmelerin ne örgütsel yanı vardır ne de bunların örgütsel bağlantı olarak değerlendirilmesi uygundur'' dedi.

Kılınç, ''Hepsinden önemlisi kişinin kendi vicdanına olan sorumluluğudur. Ben Tuncer Kılınç olarak ne burada konu edilen, ne yasa dışı olarak nitelenebilecek örgütün ne üyesiyim ne de idarecisiyim'' dedi.

Kılınç, kendisine emekli olduktan sonra Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) başkanlığının teklif edildiği iddiasına ilişkin de ''Cumhuriyet Çalışma Grubunun ne olduğunu bilmiyorum. Anılan grupta ADD'nin başına kimlerin emekli bir general getirilmesi kararını aldığını bilemem. ADD'nin böyle bir grubun güdümünde olup olmadığını da bilemem'' diye konuştu.

Kılınç'ın savunmasına ara veren mahkeme heyeti, duruşmayı 23 Şubat Perşembe gününe erteledi.