Kutan: Keşmir'in haklı davasında yanlarında olacağız
ESAM Genel Başkanı Recai Kutan, 5 Şubat Keşmir dayanışma günü mü nasebetiyle bir açıklama yaptı.

Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (ESAM) Genel Başkanı Recai Kutan, 5 Şubat Keşmir Dayanışma Günü münasebetiyle bir açıklama yaptı. Cammu Keşmir meselesinin uluslararası problemlerden birisi olmaya devam ettiğinin altını çizen Kutan, “BMGK tarafından kararlaştırılan Keşmir halkının iradesini ortaya koyabileceği özgür, adil ve tarafsız bir plebisit daha fazla zaman kaybedilmeden uygulanmalıdır” dedi.
EN TEMEL HAKLARINDAN MAHRUM ETMEK İSTİYOR
Keşmirlilerin kendi kaderini tayin etme hakkının reddedildiğini hatırlatan Kutan, “Birleşmiş Milletler (BM) Şartı tarafından tanınan ve BM Güvenlik Konseyi (BMGK)’nin Cammu Keşmir hakkındaki kararları ile güvence altına alınan Keşmirlilerin kendi kaderini tayin etme hakkı reddedilmektedir. İşgalci yönetimin uyguladığı politikalar on yıllardır en büyük insani trajedileri de beraberinde getirmektedir. Tüm müzakere çağrılarına rağmen Hindistan, bölgenin statüsünü değiştirmeyi amaçlayan yasadışı, tek taraflı ve kışkırtıcı uygulamalarını dayatmaya devam etmektedir. Hindistan, bölgenin demografik yapısını değiştirmek, Keşmirlileri kendi topraklarından ve en temel insan haklarından mahrum etmek istemektedir” diye konuştu.
ZULMÜN ARTTIĞI BİR YIL OLDU
“2020 yılı Cammu Keşmir için zulmün arttığı bir yıl oldu” diyen Kutan açıklamalarına şöyle devam etti: “Tüm dünya Kovid-19 pandemisi ile uğraşırken Cammu Keşmir’de insan hakları ihlalleri rekor seviyelere çıktı. Yıl boyunca 474 masum öldürülürken, 312 haksız arama ve gözaltı vakası gerçekleşti. Yıl boyunca işgalci Hindistan güçleri tarafından 124 silahlı saldırı yapılırken 657 ev yok edildi. BM Genel Sekreterinin Kovid-19 salgını nedeniyle küresel ateşkes çağrısına rağmen işgal güçleri Cammu Keşmir’de uluslararası hukuku ve anlaşmaları hiçe sayarak savaş suçları işlemeye devam etti. Pandemi sürecinde işgal altındaki topraklarda internet kısıtlamaları artarak devam etti. 2020 yılında 2 bin 773 kişi Hindistan işgal kuvvetleri tarafından pandemiye rağmen gözaltına alınıp kötü şartlarda hapsedilirken özellikle gazeteciler, sivil toplum kuruluşları ve insan hakları savunucularına karşı baskılar arttı.”
‘AŞIRI VE ORANTISIZ GÜÇ KULLANIMI DERHAL DURDURULMALI’
Dün olduğu gibi bugün de ESAM olarak Keşmirlilerin yanında olduklarını söyleyen Kutan sözlerini şöyle noktaladı: “Hindistan uluslararası hukuku hiçe sayarak işgal altında tuttuğu bölgelerde uyguladığı zulümler derhal durdurulmalıdır. Bölgenin demografik yapısını değiştirmeye yönelik atılan tek taraflı düzenlemeler derhal iptal edilmelidir. Cammu Keşmir halkının temel insan haklarına saygı gösterilmelidir; keyfi tutuklamalar sona ermelidir; gazetecilere, sivil toplum kuruluşlarına ve masum sivillere karşı aşırı ve orantısız güç kullanımı derhal durdurulmalıdır. İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Cammu Keşmir Meselesine daha fazla müdahil olmalı; İslam ülkelerinin yaşanan zulümlere kayıtsız kalmadığını göstermeli ve zulüm altındaki Müslümanların sesi olmalıdır. BMGK tarafından da kararlaştırılan Keşmir halkının iradesini ortaya koyabileceği özgür, adil ve tarafsız bir plebisit daha fazla zaman kaybedilmeden uygulanmalıdır. ESAM olarak mazlum Keşmir halkının haklı davalarında yanlarında olacağız ve tüm insanlığın barış ve huzur içerisinde yaşayabileceği bir dünya için çalışmaya devam edeceğiz.”
Kaynak: Milli Gazete