Komünistler bildiğiniz gibi, TKP: Kılıçdaroğlu'na evet de
TKP cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci turuna ilişkin yaptığı çağrıda, "28 Mayıs'ta sandığa git, Erdoğan'a hayır de" ifadelerini kullandı.

TKP, "28 Mayıs günü Erdoğan’a karşı verilecek her oy, sonuç ne olursa olsun AK Parti’nin kan kaybını bir o kadar arttıracak" açıklamasını yaptı.
Türkiye Komünist Partisi (TKP) bugün yaptığı açıklamada, cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci turuna ilişkin çağrısında, "28 Mayıs'ta sandığa git, Erdoğan'a hayır de" çağrısında bulundu.
Erdoğan'ın 20 yıldır Türkiye'yi sermayenin, tarikat ve cemaatlerin, çetelerin ve emperyalist ülkelerin desteği ile yönettiğini ileri süren TKP, "20 yıldır bu ülkenin kadınları, gençleri, emekçileri, yurtseverleri bu zorba iktidara karşı direniyor" dedi.
Halkın hayalleri, umutları, gelecek güzel günlere inancının sandıktan çıkacak sonuçtan büyük olduğunu vurgulayan TKP, "Erdoğan sandığa gömülecekse, bunu bir balkon konuşmasıyla dağılan Millet İttifakı değil yine biz emekçiler yapacağız" hatırlatmasını yaptı.
"28 Mayıs günü Erdoğan’a karşı verilecek her oy, sonuç ne olursa olsun AKP’nin kan kaybını bir o kadar arttıracak" denilen TKP açıklamasında, "Sandığa gideceğiz, Erdoğan’ı yollayacağız ve bu karanlık günlerde payı olan herkesle hesaplaşacağız" çağrısı yapıldı.
'Sandığa gideceğiz, Erdoğan’ı yollayacağız ve herkesle hesaplaşacağız'
Türkiye Komünist Partisi'nin seçimlerin ikinci turuyla ilgili yaptığı açıklama şu şekilde:
"20 yıldır bu ülkeyi sermayenin, tarikat ve cemaatlerin, çetelerin ve emperyalist ülkelerin desteğini arkasına almış bir iktidar yönetiyor. 20 yıldır bu ülkenin kadınları, gençleri, emekçileri, yurtseverleri bu zorba iktidara karşı direniyor.
AKP’nin neden olduğu sömürüye, adaletsizliklere ve zorbalıklara karşı 20 yıldır direnen halka, Millet İttifakı tarafından ısrarla şu söylendi: “Bize bırakın; sandıkta çözeceğiz.” Bunu söyleyenler yıllardır siyaseti emekçilerin gündeminden çıkarmaya, sadece sandığa daraltmaya çalıştılar. Yetmedi; kullandığımız oyun bile içini boşalttılar. Oyumuzu, ülkenin kaderi ve yarınlarımız hakkındaki bir tercih olmaktan çıkarıp aritmetik bir formüle dönüştürdüler.
Bu formül ortaya AKP artıklarının, sağcıların, faşistlerin, kadın düşmanlarının, din istismarcılarının çoğunluğu oluşturduğu bir meclis tablosu çıkardı. 14 Mayıs gecesi ortaya çıkan sonuç, bu ülkede sandık dahil hiçbir mücadele alanının Millet İttifakı’na bırakılamayacağını çok net bir biçimde gösterdi. Yani iş yine bu ülkenin emekçilerine, yurtseverlerine, kadınlarına, gençlerine, yoksullukla boğuşan milyonlarına düştü.
Bu halkın hayalleri, umutları, gelecek güzel günlere inancı sandıktan çıkacak sonuçtan büyüktür. Ancak bu ülkede Erdoğan sandığa gömülecekse, bunu bir balkon konuşmasıyla dağılan Millet İttifakı değil yine biz emekçiler yapacağız. Bu ülkenin kaderini formüller, matematik hesaplar değil; AKP karanlığına boyun eğmeyen kadınlar, gençler, emekçiler belirleyecek. Yoksullukla boğuşan, yarınlarından endişe eden milyonlar, laiklikten, yurtseverlikten, eşitlikten yana olanlar, bu düzenden alacaklı olanlar ayağa kalkacak ve basiretsiz muhalefetin beceremediği işi tamamına erdirecek. 28 Mayıs günü Erdoğan’a karşı verilecek her oy, sonuç ne olursa olsun AKP’nin kan kaybını bir o kadar arttıracak.
Sandığa gideceğiz, Erdoğan’ı yollayacağız ve bu karanlık günlerde payı olan herkesle hesaplaşacağız.
Bu daha başlangıç, mücadeleye devam…"