banner39

İlk Türk Cumhuriyeti Batı Trakya'da İtthatçılar tarafından kurulmuştu

Başkenti Gümülcine olanı bu yeni Türk devleti rejim olarak Cumhuriyeti benimsemişti. Batı Trakya Türk Cumhuriyeti ülke sınırlarını belirledikten sonra,siyah,yeşil ve beyaz renkleri içeren ay yıldızlı bir bayrağı kabul etti.

Olaylar 29.10.2019, 09:46 29.10.2019, 10:22
İlk Türk Cumhuriyeti Batı Trakya'da İtthatçılar tarafından kurulmuştu

 Tarih Dosyası / Dünya Bülteni

Bulgaristan,Yunanistan,Sırbistan ve Karadağ ittifakının  1912 yılında Osmanlı devletine karşı başlattıkları savaşın sonunda Osmanlı devleti Balkanlardaki topraklarının tamamını kaybetti. Ayrıca  Batı Trakya, Edirne,Kırklareli gibi tamamına yakını Türklerden oluşan şehirler Bulgarlar tarafından işgal edilmiş, 30 Mayıs 1913’te imzalanan Londra Antlaşması ile bu durum kabullenilmişti. Savaştan en karlı çıkan Bulgaristan ise Karadeniz’den Ege’ye uzanan büyük bir devlet olarak ortaya çıkmıştı. Bulgaristan’ın bu genişlemesi diğer Balkan devletlerini rahatsız etti ve Romanya’nın da katılımı ile Balkan devletleri bu kez Bulgaristan’a savaş açtılar. Böylece II.Balkan savaşı başlamış oldu.

Balkan topraklarında yaşanan bu gelişmeler Osmanlı devleti açısından bir fırsatı beraberinde getiriyor, en azından Türk tarihi açısından ayrı bir yeri olan Edirne’nin alınabilmesinin yolunu açıyordu. Bulgaristan savaş sebebiyle Trakya topraklarındaki askerlerinin bir kısmını çekince Enver Bey bu durumdan yararlanarak hareket geçti. Osmanlı ordusu 23 Temmuz 1913’te Edirne ve Kırklareli’yi Bulgarlardan geri aldı. Bu yeni durumda Bulgaristan ile İstanbul ve Yunanistan ile Atina antlaşması imzalandı.

Meriç nehrine kadar olan bölgenin Bulgarlardan geri alınması nehrin öte tarafında kalan ve halkının yüzde 90’ının Türk ve Müslüman olduğu Batı Trakya’nın da alınması ümidini doğurdu. Aslında Enver Bey 3000 bin kişilik güçle Meriç nehri ötesine geçmiş ancak başta Rusya olmak üzere Batılı devletlerin baskıları karşısında geri çekilmek zorunda kalmıştı. Buna rağmen Enver Bey bölgenin geri alınması için daha önce Trablusgarp’ta bağımsız çete örgütlenmeleri ile gerçekleştirdiği mücadeleyi burada da yapmak arzusundaydı.  Bu görev Enver Bey tarafından Teşkilat-ı Mahsusa’ya verildi. Başında Kuşçubaşı Eşrefin bulunduğu 16 Subay ve 100 erden oluşan bir çete örgütlenmesi hemen harekete geçtiler. Edirne’den Ortaköy ve Koşukavak üzerine devam birlik burada oluşturduğu milli tabur ile Bulgarlara karşı mücadele vererek Koşukavak,Papazköy,Mestanlı ve Kırcali’yi Bulgarlardan geri aldı. Kuşçubaşı Eşrefin bölgedeki bu faaliyetlerine Enver Bey, sonraları Teşkilatı Mahususa’nın reisliğini de yapacak olan Süleyman Askeri Bey’le birlikte bir grup subay ve askeri de  destek olarak gönderdi. Bu takviye birliklerin de yardımıyla 31 Ağustosta Gümülcine,1 Eylülde ise İskeçe Türkler tarafından geri alındı.

Gümülcine’nin de geri alınmasıyla burada Garbi Trakya Hükümet-i Muvakkatesi adıyla Batı Trakya geçici hükümeti kuruldu. Başkanlığına da Salih Hoca getirildi. Türk çetelerinin Batı Trakya’daki faaliyetlerinden  Batılı devletler rahatsızlardı ve Osmanlı yönetiminden Meriç nehri ötesindeki faaliyetlerini sona erdirmesini bölgedeki askerlerini çekmesi yönünde baskı uygulamaya başladılar. Bunun neticesinde Osmanlı hükümeti bölgede bulunan Türk kuvvetlerine çekilme emrini vermek zorunda kaldı. Türk birliklerinin geri çekilmesi demek bölgenin Bulgarlara ve Yunanlara bırakılması demekti. Halkının tamamına yakını Müslüman Türk olan bölgenin terk edilmesini kabul etmeyen birlikler Osmanlı devleti ile tüm bağlarını kopararak 12 Eylül 1913’te Batı Trakya Türk Cumhuriyeti adıyla bağımsız bir devlet kurdukların dünyaya ilan ettiler.  

Başkenti Gümülcine olanı bu yeni Türk devleti rejim olarak Cumhuriyet rejimini benimsemişti. Bu devlet 1918’de güneybatı Kafkasya’daki Türk Cumhuriyetinden 5 sene önce, Türkiye’den ise 10 yıl önce cumhuriyet rejimini benimseyen ilk Türk devleti olarak tarihe geçti.  Batı Trakya Türk Cumhuriyeti ülke sınırlarını belirledikten sonra,siyah,yeşil ve beyaz renkleri içeren ay yıldızlı bir bayrağı kabul etti.

Devletin askeri gücü 6 bini Osmanlı askeri olmak üzere 30 bin kişiden oluşmaktaydı.  Bu yeni Türk devleti Batı Trakya Haber Ajansı ve İndependant adıyla Türkçe ve Fransızca bir gazete çıkararak sesini dünyaya duyurmaya çalıştı. Süleyman Askeri Bey tarafından yazılan bir marşa da sahip olan bu Türk devleti posta pulları da bastırmıştı.

Gümülcine merkezli kurulan bu yeni Türk devletine Bulgaristan karşı çıksa da Yunanlılar memnuniyetle karşıladı. Hatta 2 Ekim 1913’te Yunanlılar Dedeağaç’ı  Batı Trakya Türk Devletine bıraktı. Ancak Batı Trakya Türk Cumhuriyeti kalıcı olamadı. Bulgaristan’ın Batılı devletler ve Rusya nezdinde yaptığı girişimler sonucu Osmanlı devleti üzerinde baskı kuruldu. Bu baskıların neticesinde Osmanlı devleti Bulgaristanla İstanbul antlaşmasını imzalayarak Batı Trakya’nın Bulgaristan’a ilhakını  onaylamak zorunda kaldı. Batı Trakya Türk Cumhuriyetine ise 25 Ekim 1913 tarihine kadar bölgeyi Bulgarlara teslim etmeleri için süre tanındı. 55 günlük bu varlığını sürdüren bu devletin toprakları İstanbul’dan gelen Albay Cemal Beyin gözetiminde Bulgar kuvvetlerine teslim edildi.

Kaynaklar:

Kemal Şevket  Batıbey,  Batı Trakya Türk Devleti

Nevzat Günadağ, Garbi Trakya Hükümet-i Müstakilesi

Kader Özlem,  Batı Trakya Türk Cumhuriyeti 

Yorumlar (2)
Yasin Hasan 4 yıl önce
tekrar geri istiyorum bizim cumhuriyetimizi
Ayyıldız 3 yıl önce
BTTC devletinin içinde diplomat yokmuş. İngilizlere göz kıparak, onların tarafında olacaklarını söyleyip, İstanbul hükümetinden ayrılacaklarını işlemeliydiler. Bu diplomasi Ruslarla olmaz dı, çünkü Ruslar Bulgarcıdır ve ta Kafkasyaya kadar Türk düşmanıdır. İngilizler de Rusları istemez. Bu Türk Cumhuriyeti İngilterenin desteğini alarak ayakta kala bilirdi. Arkasından gelen Birinci dünya Savaşı sırasında Osmanlı Almanyayla olacak, Batı Trakya İngilizlerle olacaktı değil mi? Savaşı kaybeden Almancı Bulgarla da zayıf düşecek ve Batı Trakya Türk Cumhuriyeti de Kuzeye doğru Türk nüfusun olduğu Hasköy ve Filineye doğru sınırlarını geliştirecekti. Rusyada İhtilal olacağı için Bulgara yardım edemeyecekti. Osmanlı Türkiyesi Kurtuluş Savaşı verirken bu Cumhuriyet a diplomatik açık ve askeri kapalı olarak Kemal Paşanın ordusuna yardım edecekti. İkinci Dünya Savaşında Türkiye tarafsız, Batı Trakya Türk Cumhuriyeti İngiliz yanlısı. Tabi Yunanistanla beraber o da Almanlar tarafından işgal edilecekti. Bulgarlar Almancı olduğuna göre. Almanyanın şavaşın ilk yılında başarılı oldukları için, Bulgarlar Batı Trakya Türk Cumhuriyetinden toprak alma hayaline girecekler. Batı Trakya topraklarının bir kısmı Almanlar tarafından Bulgarlara verilmiş de olabilir. TCumhuriyeti bu durumda Batı Trakya Türk Cümhuriyetini destekleyecekti. Ve en önemlisi Savaşı Almanların kaybettiği anlaşılınca BTTCumhuriyeti Bulgarlardan daha da çok toprak alacsktı ve Türk nüfusun olduğu Burgaz, Razgrada doğru sınırlarını genişletecekti. Hatırlarsanın İkinci Dünya Şavaşı sonuna doğru İngilizler Rusların Balkanlarda ilerlememesi için Türkiyeye çağrıda bulunuyorlar. Lakin İnönü cesaret edemiyor. Atatürk olsaydı mutlak girerdi. Nerden mi çıkardım? Hatayı alan, babasının toprağını mı almayacak. Batı Trakya Türk Cumhuriyeti Balkanlarda güçlü bir Türk devleti olurdu. Buraya yani 1945 kadar İngilterenin desteklediği bir Cumhuriyet. Buna isterseniz İngilterenin Türk İsraili deyin. Olsun varsın. Stalinin Türkiyeye yaptığı baskı sonucu TC. Natoya girmek zorunda kaldığı biliyorsunuz. BTTürk Cumhuriyeti zaten NATO üyesidir deyebiliriz. Ayni Batı ittifakının üyeleri olduğu için Komünizmin yıkılıpta İki Almanya gibi Birleşmek için 1990 yıllarını da beklemeye gerek olmazdı. Bu birleşme daha elli yıl önce de olurdu. Birleşme olmasa da bir millet iki devlet olarak Türk Birliği içinde yer alırdı. Böylelikle de ne Yunanistan Türkleri ve ne de Bulgaristan ve Bosna, Makedonya, Kosova, Sırbistan, Hırvatistanda Kardeşlerimiz soykırıma uğramazlardı. Sonuç olarak ben İstanbul hükümetinin bizi Bulgara teslim etmesini şiddetle kınıyorum....
Günün Anketi Tümü
Türkiye İsveç'in NATO üyeliğine onay vermeli mi?