Erdoğan: Bize karşı şiddet kampanyası var

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 12 Haziran seçimlerinden sonra tercümana ihtiya ç duyulmayacak sivil bir anayasa yapacaklarını belirterek, "İstismar siyaseti üretenlere değil, hizmet siyaseti üretenlere destek verin" dedi.

Partisinin Adana İl Başkanlığı'nca Uğur Mumcu Meydanı'nda düzenlenen mitinge katılan Başbakan Erdoğan, burada halka seslendi. Eşi Emine Erdoğan ile birlikte halkı selamlayan Erdoğan, muhalefeti eleştirdi. Seçim sürecinde AK Parti'ye karşı Türkiye genelinde bir 'şiddet kampanyası' başlatıldığını söyleyen Erdoğan, "Seçim bürolumuz, aracımız, il ve ilçe başkanlıklarımız saldırıya uğradı. Hatta milletvekillerimiz bile bu saldırılarda hedef oldu. Bizzat içinde bulunduğum otobüs saldırıya uğradı. Koruma polisim maalesef hedef oldu. Otobüsten düşerek, çok ciddi bir beyin travması geçti, şuuru kapalı, ameliyat oldu, inşallah şifa bulacak. Ama kimse bunu görmüyor. Kimse bu polisimizin uğrad ığı saldırıyı, bizlerin uğradığı saldırıyı görmüyor. Siyasetçi olan meslektaşlarım, bir telefon açıp 'Geçmiş olsun' bile demiyor. Fakat biz onları n yaptığını yapmadık. CHP ve MHP genel başkanlarının, BDP'nin kışkırtmalar ına gelmedik" dedi.

"ŞİDDETİN DİLİNE TESLİM OLMAYIZ İNADINA DEMOKRASİ ÖZGÜRLÜ K DERİZ"

Tehditler karşısında boyun eğmediklerini ve asla da eğmeyeceklerinin altını çizen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Biz, bu saldırılara pabuç bırakmayız, bırakmayacağı da. Biz, bu şiddetin diline teslim olmadık, olmayız. Sadece BDP'nin değil, terör örgütünün milletvekili ve adayları mıza yönelik saldırı ve tehditleri biliyorsunuz. Tıpkı 12 Eylül'deki gibi MHP, CHP ve BDP ittifak halinde. AK Parti'nin karşısında birlikte saf tutuyorlar. Birbirleriyle de çok iyi anlaşıyorlar. Onlar, çetelerle muhabbet içindeler varsın olsunlar, biz milletimizle muhabbetteyiz. Onlar küresel çetelerle işbirliği içinde, biz Adanalı kardeşlerimizle işbirliği halindeler. Onlar taşla, sopayla, molotofla, biz milletimizle birlikte yürü yoruz. Farkımız bu. Demek ki, doğru yoldayız ki, milletimizin yanındayız ki bugünlere gelebildik. Demokrasiden yana olmayan, milletin yanında saf tutmayanlar işte böyle şiddete başvuruyor. Fikirleri olmayanlar taşla, sopayla, şiddetle konuşmaya çalışıyor. Projeleri olmayanlar kışkırtmaya başvurur. Biz bunlara, şiddetin diline teslim olmayacağız. Biz inadına demokrasi, özgürlük, büyük Türkiye diyeceğiz, demeye de devam edeceğiz."

"12 HAZİRAN SEÇİMLERİ TÜRKİYE AÇISINDAN ÖNEMLİ BİR DÖNÜM NOKTASI"

İktidarda oldukları 8.5 yıllık zaman diliminde demokrasiyi güçlendirdikleri, yine aynı şekilde yollarına devam etmeye çalıştıklarının altını çizen Erdo ğan, hiç kimsenin endişe ya da şüphesi olmaması gerektiğini ve kendilerinin de demokrasiden, özgürlükten asla taviz vermeyeceklerini dile getirdi. Türkiye'de huzur ve güveni tesis edeceklerini, bunu yaparken de kışkırtmalara, tahriklere kapılmayacaklarını, aksine kardeşliği yüceltip, Türkiye'yi kardeşlik temelinde yücelteceklerinin altını çizen Erdoğan, 12 Haziran tarihinse Türk demokrasisi açısından da son derece önemli bir dönüm noktası olduğunu savundu. 12 Haziran genel seçimlerinin ardından 'büyük bir proje'yi gündeme getireceklerini, bunun da 'Anayasa Değişikliği' olacağını açıklayan Erdoğan, Anayasa'nın da istikrar, güven ve huzur içinde yaşamanın, ülkenin ileriye doğru emin adımlarla ilerlemesi noktasında atılan en önemli adım olduğunu söyledi.

"YENİANAYASAYI TOPLUMUN TÜM KESİMLERİYLE BİRLİKTE HAZIRLAYACAĞIZ"

Anayasa'nın, ülkede yaşayan tüm insanların gündelik yaşantısını da yakından ilgilendirdiğini vurgulayan Erdoğan, "Anayasa; ekonomiyle, üretimle, istihdamla doğrudan bağlantılıdır. Anayasa; özgürlüğün, demokrasinin en önemli teminatıdır. Maalesef bizde bugüne kadar Anayasa tüm bu saydıklarımızın dışında kaldı. Türkiye'de anayasalar belirli bir kesimin, belirli bir zümre ya da sınıfın direktifleri doğrultusunda yapıldı. Millet olmadı. Müdahalelerin ardından belli kişi, zümreler tarafından yapıldı. Anayasalar, çözüm ürettiği gibi ülkenin de önünü açar. Ancak bug ünkü mevcut anayasamız, kendi başına bir sorun. Öyle bir anayasa yapalım ki, Türkiye adeta şaha kalksın diyoruz. Öyle bir anayasa yapalım ki kardeşliğimiz daha da yücelsin, Türkiye'de yaşayan 74 milyon insanımızı kucaklasın, 74 milyon bunu sahiplensin istiyoruz. İstiyoruz ki, bir Adanalı kardeşim; 'İşte bu benim anayasam' desin. Anayasa'nın dilini anlasın, bugünkü Anayasa'nın tercümana ihtiyacı var. Bize tercümansız bir anayasa lazım. Anayasayı okumak için avukat mı tutmamız lazım? Bu anayasayı yaparken, ekonomisti, siyaset bilimcisi, iktisatçısı, psikologu, sivil toplum kuruluşlarının hepsine danışacağız. Tüm bu sürecin ardından da işi en sonunda anayasa hukukçuları bırakacağız, onlar da konunun teknik boyutunu ele alacak. Anayasayı kendi başımıza yapmayacağız, toplumun her kesimiyle uzlaşarak bir anayasa hazırlayacağız. Kolektif bir şekilde bunu hazırlayıp uygulayacağız. Van'daki kardeşim de, İstanbul'daki kardeşim de; 'İşte bu benim anayasam' diyecek" diye konuştu.

"İSTİSMAR SİYASETİ DEĞİL, HİZMET SİYASETİ ÜRETENLERE OY VERMESİNİ İSTİYORUM"

Başbakan Erdoğan, konuşmasının devamında, "İnşallah 12 Haziran'dan sonra bunu başaracağız. 2023 hedeflerine işte ancak böyle bir anayasa ile ulaşabiliriz. Biz Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapmak istiyoruz ve bunu da ancak yeni bir anayasa ile başarabiliriz. Sizden bu yüzden büyük ve güçlü bir destek istiyoruz. CHP'ye gönül vermiş kardeş lerimin, MHP'ye BDP'ye gönül vermiş kardeşlerimizin futbol takımı tutar gibi değil, eser siyaseti üretenlere oy vermesini istiyoruz. İstismar siyaseti değil, hizmet siyaseti üretenlere oy vermesini istiyorum. İstismara, ideolojik siyasete değil. İnanıyorum ki benim Adanalı kardeşim, futbol takımı tutar gibi 12 Haziran'da sand ığa gitmeyecek, 'Adana'ya kim hizmet ediyorsa biz onun yanındayız' diyecek. Soruyorum sizlere; CHP'nin, MHP'nin Adana'ya bugüne kadar hangi hizmeti oldu? BDP'nin de böylesi bir derdi yok zaten, onu hiç söylemiyorum. Peki neden oylarımızı ziyan ediyoruz? Oylarınızı boşa harcamayın. Allah aşkına CHP tarihinde Adana'ya neler yapmış soruşturun, koalisyondayken neler yapmışlar bu kente? İnanın hiçbir şey göremeyeceksiniz. MHP'nin neler yaptığını bile bilmiyoruz. MHP'nin genel başkanına sormak lazım; 'Başbakan yardımcısıydın yurtdışına acaba kaç kere gittin?' diye. 'Türkiye'de acaba ne yaptın?' diye de sormak lazım. Ama şimdi bakıyorsunuz kuru sıkı atıyorlar. Biz size eserlerimizle konuşuyoruz, yaptıklarımızla konuşuyoruz. Şimdi de projelerimizle konuşuyoruz. Bizim derdimiz istikrarın sürmesi, istikrar ve güven olursa Adana ve Türkiye büyür" ifadesini kullandı.

Kaynak: Ajanslar