Kandil, Öcalan'ın yol haritasını bekliyor

Murat Karayılan, örgütte toplantı yaptıklarını, Öcalan'ın çözüm için sunacağı modeli benimsemeye hazır olduklarını açıkladı

Yurt Haberleri 18.02.2013, 14:33 18.02.2013, 15:52
Kandil, Öcalan'ın yol haritasını bekliyor

Dünya Bülteni / Haber Merkezi

Murat Karayılan, İmralı'da tutuklu bulunan Abdullah Öcalan'ın çizeceği çözüm modeline katılacaklarını söyledi.

Örgütte toplantı yaptıklarını belirten Karayılan, "Hareketimiz 'önderliğin' arkasındadır demiyoruz; hareketimiz 'önderliğimizin' hareketidir ve 'önderlikle' bir bütündür. Elbette ki 'önderlikle' yürüyecektir." dedi.

PKK'ya yakın bir haber sitesinin sorularını cevaplayan Murat Karayılan, Kürt sorununu çözmenin artık 'olmazsa olmaz' olduğunu belirtti.

Toplumsal uzlaşma çerçevesinde halkların birbirine düşmanca değil kardeşçe yaklaşması gerektiğini vurgulayan Karayılan, kültürlerin bir arada yaşamasını zenginlik olarak gören bir perspektifle köklü ve kalıcı barışın gelişeceğini kaydetti.

Karayılan, özetle şu görüşleri dile getirdi: "Kürt sorunu Türkiye'nin ve bölgenin en ciddi sorunudur. Bu sorunu çözmek için ciddi ve tutarlı bir siyasal duruşa ve iradeye ihtiyaç vardır. Henüz devlet ve hükümet katında ciddiye alınabilecek bir pratik adım atılmadı. Bu sorunun tümünü bir kerede çözelim de demiyorum. Adım adım ilerlemek gerekiyor. Ama bunun için öncelikle hükümetin, Parlamento'nun ve devletin yapacağı şeyler vardır. Biz bu sürecin samimiyetine dair çok büyük bir kuşku taşımaktayız. Öncelikle Kürt tarafının zayıflatılmasını esas alan yaklaşımlar değil, karşılıklı birbirini anlama temelinde çözüm yaklaşımları gündemleşmek zorundadır. Bu anlamda güven artırıcı pratik adımlara ihtiyaç vardır. Önderliğimiz tek taraflı bir çağrı değil her iki tarafa çağrı anlamına gelen yeni bir 'yol haritası'nı sunabilir. Yeni Anayasada Kürtlerin eskisi gibi dışlanması değil, artık yer alması gerekiyor. Türkiye'de yaşayan tüm farklı kesimlere yer veren yeni bir anayasal bakış açısıyla Türkiye toplumu kendini yeniden biçimlendirmek zorundadır. Kimsenin kimseyi dışlamadığı, farklılıkların zenginlik olarak görüldüğü, uzlaşı içerisinde bir arada yaşamanın zemini böyle geliştirilebilir. Türkiye Cumhuriyeti'nin sınırları içerisinde yaşayan herkesin kardeşçe ve eşitçe yaşaması için 1921 Anayasası temel alınabilir. Ve özellikle 9 Şubat 1922'de Meclis'in 63'e karşı 374 oyla kabul ettiği 20 maddelik Kürt reformu, sorunun çözümünde temel referans alınabilir. Kürtler de bir millettir. Bu milletin millet olmaktan kaynaklı hakları vardır. Bunlar doğal ve insani haklardır. Daha başka bir şey istenilmiyor."

"MUHAFAZAKAR İKTİDARDA BİZİM DE PAYIMIZ VAR"

Karayılan, devletin şu anki duruma gelmesinde kendilerinin de katkısını olduğunu savundu. Cumhuriyet'in kuruluşunda Kürt halkının büyük katkısı olduğunu, ancak 1924'ten sonra Kürtlerle, mütedeyyin-muhafazakâr kesimlerin dışlandığını söyleyen Karayılan, "Bugün muhafazakâr kesim devlette ve hükümette etkili bir güç haline gelmiştir. Bunda da Kürt Özgürlük Mücadelesi'nin rolü vardır. Bizim mücadelemiz derin devleti, Ergenekon'u ve katı Kemalist bakış açısına dayanan kesimleri başarısız kılmış, yıpratmış, teşhir edilmesine ve iktidardan düşürülmesine zemin sunmuştur. Bugüne kadar tersine çevrilmiş toplumsal gerçeklik, ayakları üzerine oturtmaya uygun bir zemin oluşmuştur. İnsanları zorla kalıba sokma, kılık kıyafetten, dil ve kültüre kadar tek düze bir tip yaratmak isteyen paradigma sonuçsuz kalmıştır. Gelinen bu aşamada artık kırgınlıkları giderecek gerçek bir toplumsal uzlaşmayı sağlayacak yeni bir bakış açısına ihtiyaç vardır. Bu anlamda toplumsal sözleşmenin diğer bir adı olan Anayasanın bu gerçekliğe oturtulması büyük önem taşımaktadır" dedi.

Yorumlar (0)
Günün Anketi Tümü
Türkiye İsveç'in NATO üyeliğine onay vermeli mi?